Sırrı Süreyya Önder son yolculuğuna uğurlandı

Kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırılan ve 18 gün yaşam mücadelesi veren DEM Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder hayatını kaybetti. Önder için ilk tören Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlendi. Sonrasında Levent’teki Barbaros Hayrettin Paşa Camisi’ne getirilen Önder’in naaşı, cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Yoğun bakım sürecinde tedaviye yanıt vermeyen ve nörolojik tablosunun bozulduğu dile getirilen DEM Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, çoklu organ yetmezliği nedeniyle dün hayatını kaybetti.
Mezarlık güzergahı boyunca yol kenarında bekleyen bazı vatandaşlar cenaze aracına el salladı.
Mezarlığa, Önder’in ailesinin yanı sıra CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan ve çok sayıda vatandaş geldi.
Önder’in naaşı, ailesi ve sevenlerinin gözyaşları eşliğinde Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Sırrı Süreyya Önder için Levent Barbaros Hayrettin Paşa Camii’nde ikindi namazını müteakip cenaze töreni düzenlendi.
Cenazede Sırrı Süreyya Önder’in kardeşi Ali Fuat Önder ve kızı Ceren Önder taziyeleri kabul etti. Cenazeye Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eski Başbakan Binali Yıldırım, Ahmet Türk ve binlerce kişi katıldı.
Sırrı Süreyya Önder için helallik alındıktan sonra cenaze namazı kılındı. Önder’in omuzlara alınan tabutu, toprağa verilmek üzere Zincirlikuyu Mezarlığı’na götürüldü.
AHMET TÜRK: “SIRRI’NIN PAYI HEPİMİZDEN DAHA BÜYÜKTÜ”
Ahmet Türk: “Hepimizin hayali olan barışı gerçekleştirmek için çaba gösteren bir yoldaşımız. Sırrı’nın bu payı hepimizden daha büyüktü. Sırrı yoldaşımızın açtığı bu yolda bunu projeye dönüştürmek boynumuzun borcudur. Kadim bir dostluğu olan Türkler ve Kürtler bunu yeniden gerçekleştirmelidir.”