Şiddete uğradığını İddia Eden Kadın Avukattan Görüntülü Cevap
Şanlıurfa Adliyesinde iki avukat arasında yaşanan gerginlik devam ediyor. Erkek meslektaşının şiddetine maruz kaldığını iddia eden kadın Avukat B.B.A., Avukat Ö.A.’ya görüntülerle cevap verdi.
Adliyedeki tartışma görüntülerini basınla paylaşan avukat B.B.A., olayda mağdur olduğunu ifade etti.
Şiddete maruz kaldığını iddia eden Avukat B.B.A., ”Ben, duruşma çıkışı Şanlıurfa Adliyesi koridorlarında, Av. Ö.A., isimli bir erkek avukat tarafından fiziksel saldırıya uğradım. Elimdeki telefon zorla alınarak yere fırlatıldı, üzerime yürüdü,itildim ve ağza alınmayacak derecede ağır (s… ve k… içerikli) küfürlere maruz kaldım. Ben yalan konuşmam. KANITLARLA konuşurum. Ve şunu herkes çok iyi bilsin ki: Doğru tektir. Bu dünya da, para hırsı da geçicidir. Bir avukat kaybettiği davanın para hırsı için davayı şahsileştirmemelidir. Baki olan, Allah’ın huzuruna alnı açık, kul hakkı yemeden çıkabilmektir. Doğruyu kimse karalayarak değiştiremez. Olaydan sonra, yaşadığım mağduriyet yetmezmiş gibi, şahsım hakkında sistemli şekilde çirkin iftiralara başvuruldu. Av. Ö. A., isimli şahıs, haddini aşarak aile bireylerimi hedef alan akıl dışı açıklamalarda bulundu. Üstelik kapanmış ve davası reddedilmiş dosyaları yeniden gündeme getirerek kamuoyunu yanıltmaya çalıştı.Bu da yetmezmiş gibi olayın ilk gününden itibaren yanımda duran Şanlıurfa Barosu Kadın Hakları Merkezine de yanımda durmaması için çok fazla baskı yapmıştır. Buradan tüm baskılara boyun eğmeyen,hakkımı sonuna kadar savunan Şanlıurfa Barosu Kadın Hakları Merkezine teşekkür ediyorum. Av. Ö.A., bahse konu açıklamasında; “benim paniğe kapılıp, telefonu düşürdüğümü”, “bana fiziken yaklaşmadığını”, “telefonuma dokunmadığını,”, “beni itiştirmediğini, yanıma dahi gelmediğini,elime vurmadığını ve hatta “benim kendisine iftira attığımı” öne sürdü. Ancak adliye koridorunda ki kamera kaydından da anlaşılacağı üzere üzerime gelip beni iterek, elimdeki telefonu alıp yere fırlatmıştır. Ama şunu unutmayın: Kimin sesi daha çok çıkıyorsa, bilin ki haksız olan odur. Artık gerçek ortadadır. Bu videoyu izledikten sonra hemcinsim olan ve olmayan herkesi, vicdanıyla baş başa kalmaya davet ediyorum. Bu görüntüler, yalnızca benim değil; bu toplumda susturulmuş, bastırılmış,kocası tarafından intihara sürüklenmek zorunda kalmış,her kadının sesi olmalıdır. Ben olayın ilk gününden bu yana hep aynı cümleyi söyledim: “Eğer bu olayda benim yalan söylediğim ortaya çıkarsa, cübbemi yakar, mesleğimi bırakırım.” Bugün, görüntüler her şeyi ispatlamıştır. Şimdi aynı onurlu davranışı yalanı ortaya çıkanlardan da bekliyorum. Benden yaşça büyük, erkek bir avukatın, bir kadına açıkça iftira atması; hem insanlık onuruna, hem mesleki etik kurallarına açık bir saldırıdır. Tarafsız olması gereken bir meslek mensubu, taraf gibi davranarak, beni sindirmeye, susturmaya çalışmıştır. Ama ben susmadım. Susmadığım için de türlü iftiralara maruz kaldım. Bu görüntülerde yalnızca bana yönelik fiziksel saldırı değil; kadına yönelen sistematik şiddetin, meslek içindeki cinsiyet ayrımcılığının ve güç zehirlenmesinin de açık bir örneği görülmektedir.Şimdi sinek vızıltısının korkakların sesi olduğunu bir kez daha görmüş bulunmaktayız. Sineklerin vızıltalarını susturmak için kimlere para verip hangi konularını kapattığınıda zaten herkes bilmektedir. Rabbime şükürler olsun ki bugün, yalana karşı gerçeği savunduğumu ve iftiralara karşı hakikatin yanımda olduğunu kanıtlamış bulunmaktayım. Fakat her kadın, benim kadar ispat kısmında şanslı olmayabilir.Her kadının elinde kanıt olmayabilir. İşte bu yüzden bu andan itibaren, şiddete uğramış, iftiraya uğramış,kocası tarafından intihara sürüklenmiş,susmaya mecbur bırakılmış tüm kadınların sesi olmak istiyorum. Kadın dayanışması içinde, tüm ilgili STK’larla birlikte hareket ederek hukuki ve insani mücadelemizi büyütmeyi kamuoyuna saygıyla duyuruyorum” ifadelerine yer verdi.
