Hakan Fidan: PKK’nın silah bırakması yetmez

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, PKK’nın kongresini toplamasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. “Örgütün kongresinden çıkan karar için bir müddet daha beklemek durumundayız” diyen Fidan, örgütün silah bırakmasının tek başına yetmeyeceğini belirtti. Bakan Fidan daha önce suikast girşimine uğradığını da açıkladı.
24 televizyonunda katıldığı programda gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, PKK’nın kongresini toplamasıyla ilgili, “Örgüt sayın Bahçeli’nin tarihi çağrısı, Cumhurbaşkanımızın iradesiyle bir cevap vermeyle ilgili kongre süreci geçirdi. Anlaşılan bir müddet daha bekleyeceğiz örgütün cevabını duymak için.” diye konuştu.
“SİLAHLARIN BIRAKILMASI TEK BAŞINA YETMEZ”
Örgütün silah bırakmasının tek başına yetmeyeceğini belirten Fidan, “İllegal yapılarını, istihbari yapılarını da ortadan kaldırması gerekiyor. Hesap verilebilir bir örgütlenme modelini nasıl ki siyasi partilere STK’lara bu imkan tanınıyor ondan istifadeyle ilerletilmesi gerekiyor.” dedi.
“Örgüt için kolay bir karar değil” diyen Hakan Fidan, “Örgüt liderinin ortaya koyduğu tavra karşılık bir cevap verilmesi gerekir. Biz de olumlu bir beklenti içerisindeyiz. Ama olmaması da hayatın sonu değil. Zaten olmaması durumuna göre biz mücadele içerisindeyiz.” ifadelerini kullandı.
“SUİKAST GİRİŞİMİNE UĞRADIM”
Dışişleri Bakanı Fidan, 4-5 sene önce suikast girişimine uğradığını belirterek, “Ağır arsenik ve cıva verildim. Bir yerde olmuş, sonra tahlillerde ortaya çıktı.” dedi.
Fidan, kendisine suikast girişimini kimin yaptığına ilişkin soruya ise “O detaylara girmeyelim. O, dışarılarda olan konular. Sadece içeride düşman yok, her yerde düşman var.” dedi.
Fidan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;
“Örgütün başka ülkeler için hizmet ettiği ortada. Ben örgütteki insanların da çok memnun olduklarını düşünmüyorum. Diğer ülkelerin durumu ne olur? Türkiye gibi potansiyeli çok yüksek bir ülkenin kan kaybı birçok ülkenin de işine gelir. Bunlar tabii ki belli bir beklenti içerisinde olabilirler. İstihbaratımızın güvenliğimizin geldiği noktada çevrilen oyunları misliyle görüyoruz. Sadece oyunlar değil oyunların arkasını da görüyoruz.